Avrupa Parlamentosu seçimlerinde 7 siyasi grup yarışacak

Özellikle aşırı sağın seçimlerden güçlenmesiyle birlikte siyasi dengelerin önemli ölçüde değişmesi bekleniyor.

REKLAM

Avrupa Birliği'ne (AB) üye 27 ülkeden seçmenler, 6-9 Haziran tarihleri ​​arasında 5 yıl boyunca görev yapacak 720 sandalyeli Avrupa Parlamentosu'nun yeni üyelerini seçecek.

Son anketlere göre merkez ve aşırı sağın seçimlerden güçlenerek çıkması bekleniyor. Özellikle aşırı sağın seçimlerden güçlenerek çıkmasıyla birlikte siyasi dengelerin önemli ölçüde değişeceği tahmin ediliyor.

Son beş yılda merkez sağ Avrupa Halk Partisi (EPP), merkez sol Sosyalistler ve demokratik ve liberal eğilimli “Avrupa'yı Yenile”, Avrupa Parlamentosu'ndaki üç önemli siyasi grup olarak ortaya çıktı.

Bu üç siyasi grup, çevre sorunlarına ilişkin iddialı bir plan içeren Yeşil Anlaşma ve Rusya'nın Ukrayna'yı işgaline AB'nin ortak tepkisi de dahil olmak üzere ortak politikalarda söz sahibi oldu.

Aşırı sağın ayak sesleri

Aşırı sağ gruplar, son seçimlerden bu yana yeniden yapılanarak ve isimlerini değiştirerek bir sonraki seçimlerde başarılı olmaya ve Avrupa Parlamentosu'nda söz sahibi olmaya hazırlanıyor.

177 üyeli merkez sağ grup, Avrupa Parlamentosu'ndaki en büyük siyasi oluşum olarak öne çıkarken, Alman Hıristiyan Demokratlar bu yapının arkasında her zaman önemli bir itici güç oldu.

Geçtiğimiz beş yıl boyunca bu grup, sosyalistlerle ve liberal Renew Europe grubuyla ittifak kurarak AB içinde önemli konumları paylaşıyor ve “Yeşil Anlaşma” gibi politikaları uyguluyor.

Ancak bu grup, AB'nin çevre politikasına karşı çıkanlar nedeniyle bir sonraki seçimler öncesinde daha fazla sorun yaşamaya başladı.

136 üyeli merkez sol, Avrupa Parlamentosu'nda ikinci büyük siyasi grup olarak kendini kabul ettirirken, bu oluşumun öncüsü İspanyol Sosyalistleri oldu.

İstihdam ve sosyal politikalara ağırlık veren bu grup, 2022'deki “Katar skandalı” sırasında siyasi nüfuzunu çıkar karşılığında kullanmakla suçlanmıştı.

Liberal eğilimli 85 üyesi bulunan Renew Europe, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un partisinin üyelerinin desteğiyle merkez sağ ve merkez sağ gruplarla önemli alanlarda işbirliği yaptı.

Her ne kadar bu üç büyük grubun dışında olsalar da, küresel ısınmaya karşı hazırlanan Yeşil Düzen'in kabul edilmesinde Alman çevrecilerin önderlik ettiği “Avrupalı ​​Yeşiller” ve Avrupa Özgür İttifakı önemli bir söz sahibi oldu.

Yeşiller oy kaybedecek mi?

Avrupalı ​​seçmenler “yeşil geçişin” maliyetini giderek daha net görürken, Yeşillerin bu kez Avrupa Parlamentosu'ndaki sandalyelerini kaybedeceği kesin.

Yeşil Grup, önümüzdeki beş yılın AB'nin yeşil ekonomisinin dönüşümü açısından çok önemli olacağı konusunda ısrar ediyor.

Fransa'da La France Insoumise (Esnek Olmayan Fransa), İspanya'da Podemos Unida ve Almanya'da Die Linke gibi Avrupa Parlamentosu'nda radikal sol olarak bilinen siyasi oluşumlar, işçi hakları, ekonomik adalet, erkek eşitliği ve kadın hakları gibi konularla ilgileniyor. ve azınlık hakları konularını öne çıkararak seçimlere katılıyor.

En sağdaki iki grup

Avrupalı ​​Muhafazakarlar ve Reformcular (ECR) seçimlerde kendilerini aşırı sağ bir blok olarak tanıtıyorlar.

Polonyalı ve Macar aşırı sağcılar ile İtalya Başbakanı Giorgia Meloni'nin “İtalya'nın Kardeşleri” partisi bu grubun itici gücünü oluşturuyor.

Yabancı ve göçmen düşmanlığı ve AB politikalarına şüpheci yaklaşım bu siyasi grubun temel politikalarını oluşturmaktadır.

REKLAM

Fransa'da aşırı sağcı lider Marine Le Pen liderliğindeki listeyle seçimlere katılacak olan “Kimlik ve Demokrasi” (ID) adlı bir diğer aşırı sağ siyasi oluşumun ise yarışta önemli bir başarı elde etmesi bekleniyor.

Düşen yaşam standartları, enflasyon ve enerji krizi bu siyasi grubun en çok vurguladığı konular arasında yer alıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir