Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) Ramazan ayı boyunca Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes çağrısında bulunan kararına rağmen, Gazze'yi moloz yığınına çeviren ve bölge halkını güneye göç etmeye zorlayan İsrail saldırıları, başladığı günden bu yana kesintisiz olarak devam etmektedir.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik 6 ay süren saldırılarında en az 14 bin 500'ü çocuk, 9 bin 560'ı kadın olmak üzere 33 bin 207 Filistinli öldürüldü, 75 bin 933 kişi de yaralandı.
Gazze Şeridi'nde hayatını kaybedenler arasında 484 sağlık çalışanı, 65 sivil savunma çalışanı, 140 gazeteci ve en az 30'u görevde olmak üzere 224 insani yardım çalışanı bulunuyor.
Ayrıca İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırıları sonrasında kaybolanların, özellikle de enkaz altında kalanların sayısı 7 bine ulaştı.
İsrail'in saldırıları sonucu annesiz babasız kalan çocukların sayısının 17 bine ulaştığı açıklandı.
Gazze moloz yığınına döndü
İsrail'in havadan, karadan ve denizden şiddetli saldırılarının hedefi olan Gazze, Han Yunus ve kuzey bölgeleri başta olmak üzere nüfusun yoğun olduğu Gazze Şeridi, çöken binaların oluşturduğu geniş moloz alanlarına dönüştü.
Kanlı saldırılar evlerde ve altyapıda büyük yıkıma neden oldu. BM yetkilileri yaptıkları açıklamalarda bölgeyi “yaşanmaz”, bölgedeki durumu ise tam anlamıyla “felaket” olarak nitelendirdi.
Gazze hükümetinin basın ofisi, 70.000 evin tamamen yıkıldığını, 290.000 evin ise kısmen yıkıldığını söyledi; bu yapıların yaşanmaz hale geldiğini belgeledi.
Saldırılarda Gazze Şeridi'ndeki 171 hükümet merkezi ve 100 eğitim kurumu tamamen, 305'i ise kısmen yıkıldı. Saldırılarda hedef alınan 229 cami tamamen yıkılırken, 297 cami ise kısmen hasar gördü. Ayrıca saldırılar sonucunda 3 kilise de yıkıldı.
İsrail ordusu, 32 hastane ve 53 sağlık merkezini devre dışı bıraktı, 159 sağlık kurumu ve 126 ambulansı kasten hedef aldı, 200 tarihi mekanı yok etti.
Dünya Bankası ve BM'nin raporlarına göre Gazze Şeridi'ndeki altyapıya yönelik saldırıların yol açtığı zararın maliyeti yaklaşık 18,5 milyar doları buluyor; bunun 2022'de Filistin'in gayri safi yurtiçi hasılasının %97'sine eşdeğer olacağı tahmin ediliyor.
Gazze Şeridi'nde üretimin neredeyse tamamen durması ve Batı Şeria'daki yansımaları nedeniyle saldırıdan kaynaklanan günlük kayıpların değerinin 25 milyon dolar civarında olduğu tahmin ediliyor.
Gazze topraklarının işgali devam ediyor
Gazze Şeridi'nde Filistinli direniş grupları ile İsrail ordusu arasındaki çatışmalar bölgede yoğun bir şekilde devam ediyor.
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları ve İslami Cihad'ın askeri kanadı Kudüs Tugayları liderliğindeki grupların açıklamalarına göre, çatışmalar bölgenin farklı eksenlerinde gelişiyor.
7 Nisan'da İsrail ordusu, yaklaşık dört aydır kara saldırısını sürdürdüğü güney Gazze'deki Han Yunus'tan çekildiğini duyurdu.
Açıklamaya göre, Han Yunus'a saldırıyı gerçekleştiren 98'inci Komando Tümeni, bölgedeki “görevini” tamamladı.
Han Yunus'a saldırıyı gerçekleştiren 98'inci Komando Tümeni'nin dün gece Gazze Şeridi'nden tamamen çekildiği, Gazze Şeridi'nde yalnızca Nahal Tugayı'nın kalmaya devam edeceği bildirildi.
İsrail, Gazze saldırılarında hava, deniz, kara, mühendislik ve istihbarat güçlerine ait tüm askeri birimlerinin yanı sıra akıllı bombalar, daha önce kullanılmamış yeni silahlar ve yapay zekaya dayalı araçlar kullandı.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıların başladığı 7 Ekim'den bu yana 260'ı işgal sürecinde olmak üzere 604 askerin öldüğünü, yaklaşık 1.500'ü işgal sürecinde olmak üzere 3 binden fazla askerin de yaralandığını duyurdu. bölgeyi işgal etme süreci.
Gazze'deki hastaneler bile saldırılardan kurtulamadı. İsrail ordusunun Şifa hastanesi yerleşkesi ve çevresini 14 gün boyunca kuşatması büyük bir yıkım ve insani felaketi geride bıraktı; Çevredeki evler, bazı kampüs binaları, oksijen istasyonları ve jeneratörler yakılıp yıkıldı.
Ordunun bölgede gerçekleştirdiği korkunç katliamın boyutu daha sonra evlerin molozları altında, sokak ve yollarda elleri ve ayakları bağlı cansız bedenlerin bulunmasıyla ortaya çıktı.
Kıtlık ve sağlık sorunları
Saldırılar, nüfusu 2,3 milyon olan Gazze'de 2 milyon insanı yerinden etti. Filistinliler yol kenarlarındaki mülteci kamplarına ya da yakınlarının yanına sığınmak zorunda kaldı.
Filistinlilerin insanlık dışı koşullarda yaşamaya zorlandığı, temel ihtiyaçlardan bile mahrum bırakıldığı kamplarda salgın hastalıklar yayıldı.
Gazze'de gıda, su, ilaç ve yakıt sıkıntısı nedeniyle kuzeyde 30 çocuk açlıktan öldü.
Kuzey Gazze Şeridi'nde akut yetersiz beslenmeden muzdarip iki yaşın altındaki çocukların yüzdesi %31'e ulaştı.
Filistinliler hayatta kalmaya çalışıyor
Gazze Şeridi'nde 6 aydır İsrail saldırıları, kıtlık, salgın hastalıklar ve daha birçok zorlukla mücadele eden Filistinliler, her şeye rağmen Ramazan ayını kutlamaya çalışıyor. İnsanlar saldırılarda yıkılan camilerin yıkıntıları üzerinde dua ediyor.
Topraklarında enkaz altında bile yaşamlarını sürdürmeye çalışan Filistinliler, hasar gören camilerin etrafında toplanıyor, Kur'an-ı Kerim okuyor, itikaf yapıyor, konferans halkaları düzenliyor ve teravih namazı kılıyor.
Filistinliler, buldukları her koşulda hayatlarını yeniden inşa etmeye çalışıyor. Bazı tatlıcılar İsrail'in tehditlerine rağmen sınırlı kaynaklarla üretime yeniden başladı.
İsrail'in Gazze'de yarattığı bu trajedi, Güney Afrika'yı, 1948 Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin ihlali gerekçesiyle İsrail aleyhine 29 Aralık 2023'te Uluslararası Adalet Divanı'nda dava açmaya sevk etti.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Ramazan ayı boyunca derhal ateşkes çağrısında bulunan bir karar aldı.
Ancak İsrail bu kararların hiçbirine uymadı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı açıklamada ateşkesin Gazze'deki İsrailli tutukluların serbest bırakılması şartına bağlı olduğunu belirtti.
“Bugün savaşın başlamasından bu yana altıncı ayı kutluyoruz.” Netanyahu, saldırıların başarısının son derece olumlu olduğunu söyledi.