‘RADİKAL ANTİSOSYAL DAVRANIŞLAR…’
Kowert, bilhassa “kimlik kaynaşması” (identity fusion) diye tabir edilen sosyolojik bir vakası incelediklerini belirtti. Kimlik kaynaşmasında şahıs, yaşamının ve benliğinin değişik boyutlarını bir tek tek bir kimlik üstünden tanımlıyor.Araştırmada, bu şekilde bir “gamer” kimliğine haiz bulunduğunu söyleyenlerin köktencilik antisosyal davranışlar sergilemeye daha yatkın olduğu gözlemlendi.Kowert, çalışmayla ilgili şunları söylemiş oldu:”Gamer kimliği, kişiliğinizin direkt temelini oluşturduğunda bu, toksik oyun kültürü dediğimiz şeyi doğuruyor. Kapsayıcılıktan ziyade cinsiyetçilik, hanım düşmanlığı ve ırkçılık şeklinde dışlamaya yönelik eğilimler ön plana çıkıyor. Oyuncu topluluklarında var bulunduğunu bildiğimiz tüm bu eğilimlerin, söz mevzusu toplulukla kendisini oldukça yakından bağdaştıran kişiler tarafınca içselleştirildiği görülüyor.”Buna ek olarak araştırmada Call of Duty ve Minecraft oyuncularının yer almış olduğu topluluklar arasındaki farklar da incelendi. Değerlendirmelerde, ırkçılık ve cinsiyetçilik eğilimlerinin Call of Duty oyuncularında daha fazla görüldüğü açıklandı.
‘AŞIRILIK’ OLARAK YORUMLANMAMALI
Sadece Kowert, bu incelemede bilhassa toksik oyuncu topluluklarına odaklandıklarını belirterek, araştırma sonuçlarının “tüm oyuncuların fena ya da aşırılıkçı olduğu” şeklinde yorumlanmaması icap ettiğini altını çizdi.Araştırmacı, oyun toplumunda da “gamer” kimliğinin, her insanın üstünde uzlaştığı bir tanımı olmadığına dikkat çekti.Kowert, “Genel itibarıyla oyunların, olumsuzluktan ziyade pozitif özellikler sunan müthiş alanlar bulunduğunu düşünüyorum. Oyunların bu yönde geliştirilmesi gerektiğine dair diyalog kurmamız mühim şu sebeple bunu yapmıyoruz” dedi.
Yoruma kapalı.