Yeni filmi Bihter’le kamuoyuyla buluştuktan sonra Hürriyet’ten Hakan Gence’ye röportaj veren Abdullah, Gence’nin sorusu üzerine tartışmayı anlattı.
Abdullah, “Katil ama güzel filmler çekiyor, sapık ama güzel resimler yapıyor. Bu çılgın deha dönemlerini geride bıraktık” başlıklı röportajda Abdullah şunları söyledi: Dedi ki:
“Hiç bu kadar fanatizm ve putperestliğe tanık olmadım”
“Buna şaşırdım; Şikayet etmedim, hakaret etmedim, sadece olanı söyledim. Bu kadar fanatizme, putperestliğe hiç bu kadar yakından şahit olmamıştım. Sadece ben değil, ailem de tehdit edildi, hakaret edildi. Söylediklerimi Kürtlerle ilgiliymiş gibi sunan Nagehan Alçı’nın da aralarında bulunduğu 100’e yakın dava açıyorum (gülüyor). Kazandığım tazminat parasını ‘ÇİRKİN KRAL’ adına kadına yönelik şiddete karşı derneklere bağışlayacağım.“
‘SÖZDE AYDIN BÖLÜMÜNÜN KENDİSİYLE ÇELİŞMESİ…’
Abdullah”Nur Sürer de bir mesaj paylaştı ve mesajının bir bölümünde şöyle dedi: “Yılmaz’ı konuşmak kimsenin haddine değil”… Ne demek istiyorsun?“soruya O cevapladı:
“Bu açıklama, insanlara karşı yaptığı ayrımcılık ve hatta kendince küçümsemesi bana çok komik geldi… Her yerde sektörde kadın-erkek eşitliğinin olmadığını söyleyen sözde aydınların bu duruma tepki göstermesi çok üzücü. “Kadına şiddeti normalleştirenlerle mücadele etmeliyiz, onları asla cezaevlerinden çıkarmamalıyız” diyorlar ve kendileriyle çelişiyorlar. Peki hepimiz aynı mı olmalıyız? Şimdi uçurtmayı kim vuruyor? Düşüncelerimizi özgürce söyleyebildiğimiz bir toplumda yaşamak istemez miyiz?
“PROPAGANDA FİLMLERİNİ SEVMİYORUM”
Şahsen ben propaganda filmlerini sevmiyorum, zaten anlamıyorum, kamu spotlarından hiçbir farkı olmadığını düşünüyorum. Genel olarak sanata duyulan saygıyı anlıyorum ama onun putlaştırılmasını anlayamıyorum. Sanatçının hayatı ile sanatı birbirinden ayrılamaz, tutarlı ve uyum içinde olmadığı sürece inandırıcı olmaz. Çünkü insan bunların toplamı olarak var olur. Katil ama güzel filmler çekiyor, sapık ama güzel resimler yapıyor, ırkçı ama güzel şarkı söylüyor. Bu çılgın dahiler çağını geride bıraktık.“
NE OLDU?
Eylül ayında sosyal medyada yapılan bir tartışmada oyuncu Farah Zeynep Abdullah, oyuncu-yönetmen Yılmaz Güney için şunları söyledi: “Sinemamızın kadınları döven, silahları şiddet biçimleri açısından zengin ve etkili kullanan en iyi adamı”. Dava açacaklarını açıklayan , “Tamam, hakimi vurun” dedi. “Hayır ama” diye yanıtladı.
Abdullah, şunları söyledi: “Şiddet konusunda aleyhine yazılanlar doğrudur. Bu defalarca yazıldı. Ancak bu noktada Farah Zeynep ile başlayan Güney’e yönelik saldırı kampanyasının nedeni Güney’in Kürt olmasıdır. İşin özü budur. dedi ve gazeteci Nagehan Alçı’ya şunları söyledi: “Hayır Koç burcu erkeği.” “Bu abartı değil” dedi.
Yoruma kapalı.