Depremlerden sonra insanlar sosyal medyadan ve televizyondan haberler alıyor ve bu konuda bir şeyler yapmak zorunda hissediyorlar. Kadın Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Serpil Kırmızı, bu haberleri izlemenin ve sosyal medyada maruz kalmanın özellikle hamile kadınlar ve çocuklar için ikincil travmalara neden olabileceğini söylüyor.
Öpücük. Dr. Serpil Kırmızı şunları söyledi:
“Bu sürecin amacı yaşadığımızı fark etmek ve bu acıları doğal akışında hissedebileceğimiz bir alan açmak olmalıdır. Böylece zihnimiz bunları işlemeye başlayabilir ve hayata tutunmanın yeni yollarını bulabilir. bebeklerin daha anne karnındayken annelerinin duygu değişimlerinden etkilendiği ortaya çıkmıştır.Ülke olarak yaşadığımız bu zor günlerde anne karnındaki bebekler de felaketlerden direkt etkilenebilmekte ve önlem alınmazsa yeniden başlayabilmektedirler. doğar doğmaz bu travma ile yaşamlarını sürdürürler.
“BU TÜR BİLİNÇ ÖNEMLİ”
Bu dönemde depremden etkilenen gebelere psikolojik destek verilmeli ve çeşitli terapötik çalışmalarla çocuklara anne dilinde anlatılmalıdır. Çocukla “Yavrum şu an ülkemizde deprem var ama bu üzüntünün seninle bir ilgisi yok” sözleriyle konuşmak ve o duygunun çocukla ilgili olmadığını vurgulamak travmanın çocuğa bulaşmasını engelleyebilir. nesiller bir yere kadar. Böyle bir farkındalık, çocukların doğduklarında bu travmayı taşımamaları için çok önemlidir.
Afet sırasında ve sonrasında bireylerin tepkileri, olayın ciddiyeti, psikolojik yapısı, toplumsal değer ve inançları, geçmiş yaşantıları nedeniyle farklılık gösterebilmektedir. Deprem sonrası gözlenen tepkiler arasında korku, kaygı, suçluluk ve öfke gibi etkiler yer almaktadır. Uyuma ve konsantrasyon sorunları yaşanabilir. Gördükleri ve yaşadıkları sürekli olarak kişinin zihnindedir. Bu zamanlarda, bireyler kendilerini suçlamaya ve yargılamaya çok eğilimlidirler.
“İLK ADIM İLİŞKİDİR”
Ortalama 4-6 hafta içerisinde terapötik destek alındığında akut faz kontrol altında tutulacaktır. İlk adım bir ilişki kurmak olmalıdır. Bireyler sadece bu dönemde yaşadıklarını anlatsalar bile bu büyük ilerlemelere yol açacak ve bu travmaların gelecek nesillere aktarılmasını engelleyecektir. Bu destek, insanların hayata yeniden uyum sağlamaları için büyük bir adım olacak.”
Yoruma kapalı.