Uzmanından ‘kuduz’ uyarısı: Farklı hayvanlarda görülebilir

Eskişehir’de yaşayan Baytar Doktor Mehmet Kızılinler, Türkiye’de görülen kuduz hastalığının çoğu zaman yaban hayatından kaynaklandığını belirtti. Kuduzla ilgili bir tek köpeklere değil, hem de da yaban hayatıyla bağlantılı olabilecek kedi, sığır, koyun ve keçi benzer biçimde hayvanlara da dikkat edilmesi icap ettiğini ifade eden Kızılinler, “Türkiye’deki kuduz hastalığı çoğu zaman yaban kaynaklıdır. Yaban hayatında tilkilerde, kurtlarda görülen kuduzun ilkin şehre yakın yerdeki köpek ya da sığır benzer biçimde hayvanları ısırmasıyla yayılımına devam eden bir hastalıktır. Ziraat ve Orman Bakanlığı’nın, belediyelerin, özgür baytar kliniklerinin yoğun şekilde aşılama çalışmalarına karşın kuduzun önüne geçmek fazlaca kolay değil. Çoğu zaman hayvanda kuluçka evresini tamamladıktan sonrasında ağzında salya, saldırganlık, hırçınlık benzer biçimde genel olmayan hareket tarzıyla karakterize edilen bir hastalık. Bilhassa hastalığın ilerleyen dönemlerinde yutak bölgesinin felciyle beraber hayvanın yiyecek isteyip yiyememesi ve su isteyip içememesine bağlı aşırı hassasiyetle şekillenebiliyor. Aslen hayvan su içmek isteyip içemediği için bir hırçınlık gösteriyor fakat ‘sudan korkmak’ olarak algılanıyor. Yaban dünyadaki tüm hayvanlarda bu görülebiliyor ve onlarla bağlantı halinde olabilecek kedi, köpek, sığır, koyun ve keçi olmak suretiyle bildiğimiz çiftlik ve ev hayvanlarında da kuduzla ilgili sorun yaşama riskimiz var” şeklinde konuştu. 

“KUDUZ ÖNEMLİ BİR HASTALIK VE İNSANLARA DA BULAŞABİLİYOR”

Isırılma yada tırmalanma benzer biçimde durumlarda, zaman kaybetmeden hastanelere gidip kuduz aşısı yaptırılmasını icap ettiğini vurgulayan Kızılinler, “Kuduz şüphesi olduğunda ilgili belediyeye durumu anlatmak, ziraat il müdürlüklerini bilgilendirmek gerekiyor. Kuduz mühim bir hastalık ve insanlara da bulaşabiliyor. Ilkin söz mevzusu hayvanın denetim altına alınması gerekiyor. Ziraat teşkilatı bunu yapıyor. Herhangi bir halde saldırıya uğramamak için üstüne gitmemek gerekiyor. Eğer bir ısırılma vakası var ise ya da tırmalama şeklinde bile olsa ne olursa olsun hastanelere gidip kuduz aşısının yaptırılması fazlaca mühim. Bilhassa çocuklarda ısırılma vakalarının aileden saklanma ihtimali üstünde de durarak, evlatların fizyolojik olarak herhangi bir iz olup olmadığı da denetim edilebilir” ifadelerini kullandı. 

ÇİP UYGULAMASI İÇİN SON AYLAR…

Şehir merkezinde kuduz vakası görülmesi durumunda yapılması gerekenlere de değinen Kızılinler, mevzuyla ilgili olarak şunları söylemiş oldu: “Kent merkezinde kuduz vakası görülmesi durumunda belli bir kilometre çapındaki tüm kedi ve köpeklerin toplanıp kuduz enfeksiyonunun eradike edilmesi gerekiyor. Eğer insanoğlu bu şekilde bir şeyle karşılaşırsa, ellerindeki hayvanları eğer çipli değilse yada aşıları yapılmamışsa toplanan hayvanlar içine bunlar da alınabilir. Evvel mecburi değildi fakat artık kanunen insanoğlu hayvanlarını bu senenin sonuna kadar çiplemesi, kimliklendirmesi, aşılarını yaptırması ve sisteme kaydettirmesi gerekiyor.”